İbiş ile Maviş Meyve Bahçesinde Masalı
İbiş ile Maviş o gün meyve bahçesini geziyorlardı. İkisi de çok heyecanlıydı. Çünkü daha önce hiç bu kadar güzel bir manzara görmemişlerdi. Her yer rengarenk meyve ağaçları ile doluydu. Kırmızı elmalar, yeşil armutlar, kocaman erikler vardı. Köylü kadınlar, küçük çocuklar merdivenle ağaçlara çıkmış, olgun meyveleri topluyor sonra da sepete diziyorlarmış. Bahçıvan İbiş ile Maviş’e de bir sepet verip; “Haydi bakalım. Siz de bağdan biraz üzüm toplayın” demiş. İbiş ile Maviş çok sevinmişler. Doğruca bağa gidip üzüm toplamışlar.
İbiş; “Biraz da elma toplayalım”.Maviş; “Bu iş çok eğlenceli. Yarın yine gelelim” demiş. Akşama doğru İbiş ile Maviş çok acıkmışlar. Dayanamayıp sepetteki meyvelerden yemişler. Mideleri çok şişmiş olacak ki ikisi de geceleyin müthiş bir sancıyla uyanmışlar. Karınları çok ağrıyormuş. Bahçıvan onların seslerine koşup gelince bir de ne görsün!? İbiş ile Maviş’in renkleri sapsarı olmuş! İkisi de yerde kıvranıyor!
-“Yoksa yıkamadan meyve mi yediniz?” diye sormuş. İbiş ile Maviş utanarak başlarını sallamışlar.
– Evet, karnımız çok acıkmıştı da. Bahçıvan gülmüş
-“Çocuklar; meyveleri yemeniz bir şey değil, ama bu meyvelerin hepsi ilaçlı. Bu ilaç meyveleri kurttan ve diğer hastalıklardan koruyor. Sakın bir daha yıkamadan yemeyin!” demiş.
İbiş ile Maviş o günden sonra hiçbir meyveyi yıkamadan yememişler.